Arınmak
Ben karanlıktan korkuyorum, karanlık topluyorum, korkularıma inat… Karanlık seçmek ve karanlık biriktirmek… Acılardan acı, korkunçlardan korkunç… Bulaşıklar biriktiriyorum mutfakta, günahlar biriktirdiğim gibi kalbimde… Yıkamayı erteliyorum tıpkı tövbeyi ertelediğim gibi… Tabaklar temizlenmek için suya ihtiyaç duyuyor, günahlarım tövbeye hasret… Düğmeye basabilsem, tövbeye çıkabilsem içimdeki karanlıklara meydan okuyacağım… İçimde bin voltluk bir ışık biriktireceğim belki, hem kendime aydınlık hem bana yakın olana, bana benzeyene umut… Bana tövbe hakkını tanıyana şükran… İçim yanmalı, ateş yakmalı… Günah yanmalı, günahı yakarak temizlemeli… Günahı tövbeye vermeli, günahı gözyaşıyla silmeli… Işıkları yakmalı, ışıkla yanmalı yanılacaksa… Güneş yaksın, karanlıkta kaybolmaktan ziyade… Aydınlığa çıkmalı karanlıkların ardından… Gecenin sabaha terki gibi günah sevaba bırakmalı kalbi… Kalbe sahibi gelmeli, ait olmayan gitmeli… Fazla eşyalardan arınması evi rahatlattığı gibi… Gereksiz halden, gereksiz işten, gereksiz sevdadan sıyrılmalı kalp… Ve günahlardan…
Ölüm karşısında ürkmemeli, gülerek karşılayabilmeli Azrail’i ve bir dosta sarılır gibi sarılmalı O’na, bir dostun ansızın gelişine mutlu olunur gibi mutlu olunmalı O’nun gelişine… Ama güzel yaşamalı hayatı, günahtan tövbe ile arınarak… Rab ile irtibatta olarak… O’na yakın olarak… O’ndan olduğunu bilerek, onla olduğunu bilerek…
Bulaşıklar yıkanmalı lavabo boşalmalı… Günahlar yıkanmalı, kalp huzura ermeli… Kalp, kendine gelmeli… Kalp kalbolmalı, değişmeli, çevrilmeli… O’na yansımalı O’ndan yansıtmalı… O’nla yansıtmalı…29 Ocak 2005 Diyarbakır…