Malezya’lı Dostlarla Bursa da bir hafta sonu!
Malezyalı olan dostlarımla Bursa’da bir hafta sonu tanıştım.Çok hoş ve muhabbetli insanlar.Malezyalı dostlarla bir hafta sonu Bursa’nın bazı tarihi mekanlarını gezme fırsatı bulduk, haliyle onlarda bu mekanlara hayranlıklarını gizlemeden buraları çok sevdiklerini belirtmekten büyük zevk duyduklarını belirttiler. Özellikle Bursa Ulu Cami ve bir Osmanlı abidesi olan Yeşil renginden de anlaşılacağı üzre Yeşil türbeye hayran kaldılar.Bursa yeşil türbede bol bol resim çektikten sonra Yeşil Türbe ve Yeşil Cami hakkında dilimin döndüğünce ve kelime daarcığım yettiğince acizane bilgi aktarımı çerçevesinde hoş bir gezi yaşadık Malezyalı dostlarımızla.
Malezyalı dostlarla sohbetimiz sürecinde bir Malezyalı müslüman kardeşimiz, Bu mekanlara hayranlığını anlatırken adeta sanki o tarihteymişiz gibi bir atmosfer yaşattı bizlere hatta dillerde dolaşan bir olayıda bizlere sohbetmizde ve gezilermizde tekrar tekrar söylediği şey ise Amerikalılar bir söylentiye göre şayet Türkiye’de İstanbul’da ve Bursa’da ki Osmanlı İmparatorluğu Abidelerinin kendi ellerinde olması takdirde bunlara zarar gelmemesi içn bu tarihi mekanların üzerlerine devasa cam bir fanus yaptırmak istediklerini lanse etmekteydi.
Malezyalı dostlarımıza elimizden gelen misafirperverliğimizi yaptığımızı umud ederek onlarla vedalaşıp onlarla yaptığım bu geziden büyük bir haz aldığımı sizlerle paylaşmak istedim.Son olarak Tüm dünyanında hayranlık duyduğu Hz.Mevlana Celaleddin Rumi ‘den bir şiirle yazıma son vermek istiyorum;
Haydi ben bensiz geleyim,
sen sensiz gel.
Ne varsa şu ırmağın içinde var,
girelim iki can,
dalalım şu ırmağa, hadi.
Bu kupkuru yerde yakınmadan gayri ne gördük,
Bu kupkuru yerde ne gördük zulümden gayri.
Bu ırmakta ne ölmek var bize,
bu ırmakta ne gam var, ne keder var, ne dert.
Bu ırmak alabildiğine yaşamaktan,
bu ırmaktan iyilikten, cömertlikten ibaret.
Durma, çabuk gel, gelmem deme,
Ne evet demek yaraşır sana, ne hayır, dostum,
senin şanına sadece gelmek yaraşır
Mevlana Celaleddin Rumi
Malezyalı dostlar doktor gibi hepsi beyazları çekmiyler Fatih abicim. Bu arada Türk misafirperverliğini harika şekilde gösterdigin icin tesekkurler.