“Somuncu Baba Aşkın Sırrı” Filminin Çekimleri Başlıyor
Anadolu’yu manevi fetih için gelen Horasan erenlerinden Şemseddin Musa Kayseri’nin oğludur. Soyu Peygamber Efendimiz (s.a.s)’e ulaşır, 24. kuşaktan torunudur, Seyyiddir.Bilge kişiliği olan Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri, ilim alanındaki çalışmalarını Şam, Tebriz ve Erdebil’de sürdürmüştür. Alaaddin Erdebili’den ve Bayezid-i Bistami’nin ruhaniyetinden manevi terbiye almıştır.Dini ve dünyevi ilimlerle ilgili icazet alarak, irşad vazifesi için Anadolu’ya dönmüş Bursa’ya yerleşmiştir. Somuncu Baba Hazretleri şöhretten korktuğu için talebeleriyle birlikte Bursa’dan ayrılarak Aksaray’a gelmiştir. Aksaray’da Hacı Bayramı Veli Hazretlerini dünyaya ve ahirete ait ilimlerde eğiterek yetiştirmiş, İrşad vazifesi için Ankara’ya görevlendirmiştir.Yusuf Hakiki Aksaray’da kalarak burada vefat etmiştir. Diğer oğlu Halil Taybi ise, hacdan döndükten sonra babası ile birlikte Darende’ye gelerek yerleşmiş ve burada vefat etmiştir. Kabri şerifleri Şeyh Hamid-i Veli Hazretlerinin yanındadır.
Başarılı oyuncu Furkan Palalı, Somuncu Baba olarak kamera karşısına geçiyor.
Anadolu coğrafyasının yetiştirdiği en önemli erenlerden biri olan ve fikirleriyle Selçuklular’dan Osmanlı’ya adeta bir köprü oluşturmuş Somuncu Baba’nın hayatının beyazperdeye aktarılacağı yönetmenliğini Kürşat Kızbaz’ın üstlendiği “Somuncu Baba Aşkın Sırrı” isimli filmde rol alacak olan Furkan Palalı, duygularını şu sözlerle ifade etti: “Beni gerçekten çok heyecanlandıran bir rol.Çok çarpıcı, etkileyici bir hikaye. Bu tip karakterlerin bir oyuncu için şans olduğunu düşünüyorum. Filmde genç bir dervişin ilahi aşkı arayışı ve bu uğurdaki zorlu mücadelesi sevda, ayrılık, sabır ve tevazu gibi temalar üzerinden işleniyor. Film aynı zamanda Somuncu Baba’nın aşkı arama yolunda Hicaz’dan Şam’a ve Bursa’dan Aksaray’a uzanan hikayesiyle bir yol filmi olma özelliği taşıyor.”
Somuncu Baba Hz.’nin Hayatı (1331-1412)
Şeyh Hamid-i Veli Hazretleri, 1412 (h. 815) tarihinde Darende’de ebedi âleme göç etmiştir. Kabri şerifleri, kendi zamanında halvethane olarak kullanılan, misk ü anber kokulu, şimdiki Şeyh Hamid-i Veli Camii içerisinde olup, estetik yapılı cevizden oyma sanduka ile de kaplıdır. Şeyh Hamid-i Veli Hazretlerinin Yusuf Hakiki ve Halil Taybi adında iki oğlu bilinmektedir. Yusuf Hakiki Aksaray’da kalarak burada vefat etmiştir. Diğer oğlu Halil Taybi ise, hacdan döndükten sonra babası ile birlikte Darende’ye gelerek yerleşmiş ve burada vefat etmiştir. Kabri şerifleri Şeyh Hamid-i Veli Hazretlerinin yanındadır.
Somuncu Baba Hz.’nin Talebeleri:
Halil Taybi- Darende, Baba Yusuf Hakiki- Aksaray, Akşemseddin – Beypazarı – Göynük, Ömer Dede- Göynük, Hızır Dede- Bursa, Akbıyık Sultan- Bursa, İnce Bedreddin- Darende, Yazıcıoğlu- Gelibolu, Şeyh Lutfullah- Balıkesir, Şeyhî- Kütahya, Şeyh Üftade- Bursa, Aziz Mahmud Hüdayi- İstanbul, Muslihiddin Halife- İskilip Uzun Selahaddin- Bolu.
Somuncu Baba Hazretlerinin günümüze kadar gelen uzantıları ve yansımaları o kadar mükemmel ki Anadolu’nun her köşesinde bir parçasını bulmak ve yüreklerde hissetmek mümkündür. Âlim ve tasavvuf ehli kimseler üzerinde emeği ve etkisi bulunan Somuncu Baba Hazretleri için kültürümüzün temel taşlarından biridir diyebiliriz. Öyle ki uzantılarının günümüze kadar devam etmesi neseb-i aliyesinin halen etken olması günümüz insanları için Allah’ın bir lütfudur
Senaryosunu, ‘Aşkın Sırrı Somuncu Baba’ romanının da yazarı İlahiyatçı Mahmut Ulu yazdı
“Aşkın Sırrı Somuncu Baba sinema filminin çekimleri önümüzdeki günlerde başlıyor. Senaryosunu, ‘Aşkın Sırrı Somuncu Baba’ romanının da yazarı Aksaraylı ilahiyatçı yazar Mahmut Ulu’nun yazdığı sinema filminin hazırlıklarında son aşamaya gelindi. Senaryosu tamamlanan, sahne çekimleri için yer tespitinin de yapıldığı filmde kullanılacak kostümler filmin sanat yönetmeni Çiğdem Sonkurt’un başında bulunduğu usta bir ekip tarafından dikildi. Tasavvufi ve ilahi aşk filmlerinin ünlü yönetmeni Kürşat Kızbaz tarafından çekilecek ‘Aşkın Sırrı Somuncu Baba’ filmi Somuncu Baba’nın hayatını doğumundan başlamak suretiyle bütün aşamalarıyla anlatıyor.
Filmde bir hak aşığı olan Somuncu Baba’nın ilahi aşkı arayışı, bu uğurda vazgeçtikleri, mücadeleleri ve bunca arayıştan sonra aşkın sırrına erişi, insani sevdası, ayrılık, vazgeçiş, fedakarlık, gözyaşı, sabır, tevazu ve adanış gibi konular işleniyor. Tasavvuftaki ‘hamdım, piştim, yandım’ anlayışı un, hamur ve ekmek metaforu üzerinden muazzam bir görsellik ve insanın ruhunu dokuyan müzikler eşliğinde şekilleniyor.
Aşkın Dansı: Mevlana, Yunus Emre: Aşkın Sesi filmlerinin senarist ve yönetmeni ünlü yönetmen Kürşat Kızbaz, Aşkın Sırrı: Somuncu Baba filmine bütün gönlünü koyduğunu, filmin en son teknikler ve alanının en uzman isimleriyle çekimlerinin yapılacağını ve oyuncularında tanınmış simalardan olacağını belirtti. Aşka Ağlayan Derviş: Yunus Emre kitabıyla Türkiye’de adını duyuran, Aşka Ağlayan Veli: Hacı Bektaş ve Aşkın Sırrı: Somuncu Baba romanlarının da yazarı ve Somuncu Baba Aşkın Sırrı sinema filminin senaristi Mahmut Ulu, büyük bir gönül eri ve hak aşığı Somuncu Baba’nın hayatının sinemaya aktarılması muazzam bir nimettir dedi.
Somuncu Baba, Yunus Emre gibi hak aşıklarının bizim ve yeni neslin yolunu aydınlatacağını, Somuncu Baba’nın hamuru üzerinden ruhumuzun hamurunun yeniden mayalanması gerektiğini vurguladı. Çünkü onların mayası bin yıllık Anadolu İslam medeniyetinin temelini mayalamıştır, diyen genç yazar, bu konuda herkesin üzerine düşeni yapması gerektiğini sözlerine ekledi.
Gülşenin Solmayan Gülü – Somuncu Baba Romanı
“Gülşenin Solmayan Gülü” isimli eser; 14. yüzyıl erenlerinden Somuncu Baba Hazretlerinin hayatını gözlerimizin önüne seriyor. Üçüncü kişinin anlatımıyla didaktik yönü ağırlıklı olarak hissedilen eserde samimi akıcı bir dil hâkim. Gençliğin kitaba ve okumaya yabancılaştığı günümüzde okuma alışkanlığının kazandırılmasında önemli bir eser. Tecessüs yerini edebe, kaygı ise ilmî gayrete dönüşüyor. İnsan ruhunun ve gönlünün derinliklerindeki tüm güzellikler, okyanus dibindeki incilerin bir bir toplanması gibi romanın satırlarında adeta su yüzüne çıkıyor. Roman aynı zamanda eğitici ve öğretici olması bakımından da incelenmeye değer. Yer yer mekân ve ruh tasvirleri romana ayrı bir güzellik katmakta.
HEYECANLA BEKLİYORUZ